29 Aralık 2014 Pazartesi

Derin Yarıklar, Küçük Nüanslar

/Peşinen...100 kişiye sormadım elbet, olası cevapların çetelesini tutarak aştım nice sarp yolları çünkü./

-Kadın teslimiyetçidir; aşkın matematiği olduğuna inanmaz, kendini aşka kalkanlarını rüzgâra bırakır. doğurganlığı kaderdir ya; bu yüzden yol biter lakin aşkın bahanesi bitmez.


-Erkek hesap adamıdır; aşka düşse de gardı düşmez. Hayatı ıskalamaktan korkar, bu yüzden iç cebinde apansız bir son hikayesi hep hazırdadır. hayattır bu neticede, bir Kadın etmez.


-Kadın telaşe merkezidir; neticeyi sebepten daha çok önemser. Zamanı kaç eşit parçaya böleceğini kestiremez, aşk varsa zaman O'dur. İşte en çok burasında kaybeder.

-Erkek en büyük ustalığını hayatı bölüştürebilme yetisinde konuşturur. Yol yürünmek, hayat yaşanmak, kadın sevilmek için elzemdir. Bütünlüğü bozan her parça ilk durakta heybeden dökülendir. Ve esas olan devam edebilmektir. En sabırsızı ise hep ilk dökülendir.

-Terk edilmek kadında acıya, erkekte hırsa tekabül eder.-Tersi istisna da olsa mümkündür elbet- Yol ayrımında ilk adımın sahibi olmak erk işidir ve denge hep 'Yang'dan yana olmaya meyyaldir.  (Bu dengeyi bozan kadınlara hayranlığım da sır değildir.)

-"Yüreğini yanlış kıpırdatan" ilk dürtüye teslim olmayan yenilgiye en yakın olandır. Yenilmeyi zül sayan ise en çok yanılandır. Bazen sonsuzca yenilmek ve gitmek gerekir, ama ille de gitmek...

/İtiraz mümkündür, isteyen resmi ortadan ikiye bölebilir./


Hiç yorum yok:

Yorum Gönder