Bir sabah yürüyüşü... İnsanlar mahmurluğu takınmış, adımlarında isteksizlik. Gün uyanıyor ama sanki gecede kalmış gözleri bir genç kızın, koltuğunun altında kitaplar kaderini sürüklüyor peşinde. Kulaklığımda Usta’nın sazı ve elbette göğnüm’ün tellerine usulca bıraktığı hüzün...
“Gönûlden gönûle gider yâr oy, yol gizli gizli”
İnce ince yağıyor yağmur, bütün şemsiyeleri kırmak geçiyor içimden. İnsan sevdiğiyle araya perde çeker mi? İncinmez mi, damlalara her bir dizeyi yakıştıran Şair? Usta dalgınlığımı bölüyor, susturuyor, sigaya çekiyor beni:
“Gâh çıkarım gökyüzüne seyrederim âlemi
Gâh inerim yeryüzüne seyreder âlem beni
Âh, haydar haydar seyreder âlem beni”
-Hep yan yana duruyor yalan ve zaman. Birinde gölgelenen diğerinin gizine sığınıyor. Hikayelerin bohçası açılsa ve teker teker dökülse içinden eğrisiyle doğrusuyla İNSAN. Vazgeçsek rakamlar üzerinden konuşmaktan... işte o zaman kurduğumuz cümleler ve anlama çabalarımız bizi yeniden insan yapacak.
-Yılın son günü... Bizler değiştik, zaman değişti, hayat eskidi... Yitirdiklerimiz; heybemizden dökülenler, eksildiklerimiz, gidenler, daralan zaman ve ucuca eklenmiş yaşanmışlıklar... Değişmedi mi yoksa?...
-Hep biricik sanıyoruz kederimizi, mutluluklarımız sıradan oysa. Acıyı çoğaltan belleğimizin oyunu mu yoksa gerçekten tünediğimiz dal mı bu kadar kırılgan? Bilmiyorum. Bilmek beceremediğim bir oyunda geç kalınmış bir hamle gibi çömeltiyor ruhumu. Duruşum dağ, sığınışım çocuk, anlayışım yavan...
-Bir şiir toprağıma düşüyor; gözüm bir noktada sabit, kalbim kim bilir kaçıncı durağında yokluğun? Biliyorum âh, birazdan zemheriye aldırmayan bir yangını çoğaltacak yüreğim ve çıkıp balkona tarîkime kayıt düşeceğim. Gözlerim sürmeli, bu yüzden ezberimde hüzün. Babaannemin alnındaki döğme ve âsası atamın ve annemin hatıratından bir parça seçip kendimi O'nun mahzenine kilitleyeceğim.
2 yemek kaşığısıvı yağ
YanıtlaSil200 gramtereyağı
2 adetkuru soğan(yemeklik doğranmış)
1 su bardağıpilavlık bulgur
1/2 su bardağısüt
1 çay kaşığıtuz
2,5 su bardağılor peyniri
1 demetpazı( demeti az gelirse 2 demet de kullanılabilir)
1 fincansu
4 yemek kaşığıeritilmiş tereyağı(fırında pişirmek için)
Lor Dolması Tarifi Nasıl Yapılır?
Geniş bir tencerede su kaynatın ve yıkanıp ayıklanan pazı yapraklarını kaynayan suda 2-3 dakika kadar haşlayın. Rengini kaybetmemesi ve kolayca yırtılmaması için pazılar haşlandıktan sonra soğuk suya aktarın.
Lor dolmasının iç harcını hazırlamak için sıvı yağ ve tereyağını geniş bir tavada kızdırın.
Üzerine yemeklik doğranmış soğanı ilave edin ve 5 dakika kadar orta ateşte kavurmaya devam edin.
Hafif kavrulan soğanların üzerine bulguru ekleyip tekrardan kavurun.
2-3 dakika kavrulan bulgurların ardından son olarak üzerine süt ve tuzu da ekleyip karıştırın. Bulgurlar hafif yumuşadıktan sonra ocaktan alın.
Geniş bir kasede tavada kavurduğunuz soğanlı bulgur karışımını ve lor peynirini birbirine karışana kadar güzelce karıştırın.
Haşlanmış pazı yapraklarının ortasına yaklaşık 1 silme yemek kaşığı kadar lorlu harçtan ilave edin ve parmak şeklinde sarın.
Tüm pazılar lorlu harç ile buluştuktan sonra sarmaları bitişik durabileceği bir fırın tepsisine alın.
Üzerine su ve eritilmiş tereyağını ekleyip önceden ısıtılmış 180 derece fırında yaklaşık 30 dakika kadar pişirin.
Pişen lor dolmasının üzerine sarımsaklı yoğurt ilave edip, sevdiklerinizle afiyetle tüketin.
Bahsettiğiniz yemek tarifi bu muydu?
YanıtlaSilEvet.
SilÜşenmemiş yemek tarifi bulmuş, kopyalamış, yapıştırmış... Deneseydiniz bari. Sarımsaklı yoğurdu görünce her yemek iştah açıcı görünüyor:)
YanıtlaSilYoğurtlu yemek pek sevmem de, ne alâka? Yazının altında yemek tarifi?!
SilSahibi gelsin ve izah etsin lütfen, bekliyorum.