Kaç zamandır gün doğuyor, gün kendine doğacak bir yol buluyor nasılsa, bir kararda durmuyor ama.
Birdenbire herşey, güneşin çekilişi bir çapkın bulutun ardına, sürüklenişi adeta saçlarından, zorla.
Sonra köşede bucakta saklı duran gri bulutların yağmurla randevusu gecikmiyor.
Kocaman yağan doludan sonra şimdi de her bir damlası yerde koca bir leke bırakan yağmur taneleri.
Eski baharlar diyor annem bu gel git aklına havanın ama ekliyor hemen gizemli bir ses tonuyla:
"Dünya hazin kızım, bir şeyler olacak"
E bir şeyler oldu ya diyorum; kızın bıçak altına yattı, sen günlerdir-evinden çıkmaya tenezzül etmeyen sen- ona bakmaya memur kıldın kendini, e sıkıldım ben böyle yata yata, eskileri dinliyorum ya senden, ruhum şişti yahu mesellerden...
Bir şey oldu ki sorma anne sorma, ne çok özledim şöyle uzun uzun yürümeyi ve düşünmeyi kendimle kalıp da. Birazcık terasa meyletsem" gir içeri, üşütüceksin" azarları altında, bir şey oldu anne çok şey oldu bilsen...
Sen söylemeden ben söyleyeyim; "dünya hazin" bugün de, acaba yanlış bahar mıdır gelen?...
http://youtu.be/tRauiR_NumY
YanıtlaSilAnnemle dinleyip dinleyip ağlıyoruz, sonra dünya hazin deyip koyveriyorum kahkahaları. Ben de havalara mı benzedim ne? gel git aklım...
Anesteziden doktor anesteziden...