30 Kasım 2012 Cuma

Kandırabilsem...

Bir demli çay, masamda bir kaç dağınık kitap, serseri okuyuşlarıma düçar...
Ah, hiç bir yere yetişemeyecek olmanın esrikliği ve zamanın elicenaplığı insana...
Ne güzel! Kâh ruhuma çarpıp kalbimi yoklayan bir şiir oluyorum, kâh zincirlerinden boşalmış bangır bangır bir türkü. Hadi tutun beni, sakındırın beni kendimden, deli eserken içimden içimden, ben...

29 Kasım 2012 Perşembe

Kırlara Çıkalım

Hadi gel kırlara çıkalım. Dağlarda kar var, ellerimizde çiçekler...
"Bir yanımız baharda" şen, kalbimizin türküsü dillerden düşmeyen. Oturalım hayatın kıyısına, gündemi konuşalım istersen... 

28 Kasım 2012 Çarşamba

Bazen...

Bazen;
bazen diyorum, bir daha görmesem, bir solukta çıkabilirim bu kör kuyudan...

Bazen...

Bazen;
aynadaki yabancı göz kırpıyor, ben gülümsüyorum. Çoğul yalnızlık diyorlar adına...

Bazen...

  • Bazen;
  • Niye okuyoruz ki diyorum, ruhu kabartmaktan başka...



27 Kasım 2012 Salı

Silgi

Zaman en eski hatıraların külünü eşeliyor.
"kafamın içinde bir silgi var İskender, ilk yakındaki hatıralardan başlıyor silmeye" diyor Leyla. 

23 Kasım 2012 Cuma

Gün Yağıyor

Gün yağıyor cam kırıkları gibi
Gün gibi geliyor ansızın yağmur
Çatıdaki şiir, çatırtısı direnişin, kim
Bu yağmurla sızan, ruha dokunan
Bu şiir, dehlizinin onulmazıdır, eğil

3 Kasım 2012 Cumartesi

Medet...

Giden kimdir kalan ne kadar...
Beklenen, gelişine aşk ile yollarına dizeler serilen...
Kahrına da ecrine de şükredilen...
Sevgiliden ırak sevgilide nefes, sevgiliyi mum...
Azli kör kuyularda mahzun...
Bir türkü... Bir sancı... Bir kelime kısası...
Medet...

1 Kasım 2012 Perşembe

Göğnüm Yasta...



Göğümde bir kara bulut, indi inecek siyah gözlerinden yas. Düştü düşecek eylül’ün kahra sadık yüzü.

En güzel Leyla türküsü dilimde, yağ diyorum yağacaksan, nasılsa hüzündür ortağı ömrümüzün. Düş artık düşlerimizden aşk, nasılsa göçe nazırdır dilimdeki tüm türküler, yetim kalmış boynu bükük türküler…

Şehir şehir azıktı türküsü, uzun yol otobüslerinin camına düşen başım yaslanırdı yolların kimsesizliğine, yanımdaydı. Göğnümün direği düşerdi sesinin titrek yarasından yolların karanlığına karışırdı.