20 Ağustos 2010 Cuma

Şehriyardan Esen

Sen uzaktayken kurulurdu tahtı aşkın
Göğsüne sığınmak yalnızlığının
Şarkıların gözlerine zeval gelmezdi
Bir hasretin peşi sıra
Sen yokken sancısı güzün
Direnci mutluluğun
Koy verirdi kendini bir tek hatırana

Gelmeni beklerdim kim bilir kaç çareden yüz çevirip
Orada
Hani bir hayalin avlusunda
Kuytusunda bir şehrin
Şehrimin
Bütün çocukları pamuktan şekerdi
Erirdi sensizlik bir inzivada

9 Ağustos 2010 Pazartesi

Kırkbir Yaş

Sınandım,vefasızlıkla...


Belki kararlılıkla üstümde taşımaya azmettiğim bağımlılık lanetidir bu.Belki hayatın hep bu tarafından daldım derinliklerime.

Derinlikli değildim aslında,sağlam durmadım hüznüme yamanan insanların bahçemdeki gülleri ezişlerindeki hoyratlığa.Oysa dedim hep oysa...

Oysa yakamızdan ne düşerse düşsün gittiğimiz kendimiz değil midir bu hayatta?

Bir antikacı hevesiyle toplamaya kalkıyorum ya 41 yaşın sancısıyla dağılan parçalarımı.Becerebildiğim kadarıyla diyorum,son bir umutla bitiyor sayıklamalarım.